Herşeyin İksiri

28 Nisan 2018

Şimdi durun ve düşünün, tüm sıkıntılarınızı giderecek bir iksir olduğunu söyleseler almak istemez miydiniz?

Peki mucizelere ve kahramanlara inandığınız kadar, emekle gerçekleşen değişime ve dönüşüme de inanıyor musunuz?

Birileri gelip hayatımızı kolaylaştırsa, hayat halimize acıyıp insâfa gelse, şu sıkıntıyı bir el içimizden alıverse güzel olmaz mıydı?

Hayat akışımızda değişim ve dönüşüm kaçınılmaz olduğunda bu sorular kapımıza dayanıveriyor ve cevaplarsa her zaman işimize gelmiyor. “Sihirli değnek olmadığını, bu durumla başa çıkmanın emek ve çaba gerektirdiğini tabii ki biliyorum ama…” diyen zihnin yolumuza koyduğu taşları kaldırmak ciddi bir farkındalık ve kendine dönüş sürecine girmeyi gerektiriyor. Öte yandan eğitim düzeyi fark etmeksizin yardım talebinde bulunan kişiler bulundukları duruma uzun süredir tahammül ettikleri ve bunun bir an önce bitmesini diledikleri için huzursuz bir arayışa kendilerini atıyor. Sabır, bıkkınlık ve çaresizlik üçgeninde kaybolan ruhlar, son dakikaya kadar bekledikleri, zorda olmasalar yardım istemedikleri için öncelikle nefes almayı öğrenmek zorunda kalıyor. Oysa mesele kangren olmadan yardım istemeyi bilmek, bir rehberin eşliğinde iç dünyanızda keşfe çıkmak, kendinizdeki sinyalleri çok geç olmadan fark etmek ve sıkışmayı çok daha baş edilebilir bir noktada yakalamakta. Unutmayın çürüyen bir dişe dolgu yapmakla onu çektirmek arasında çok büyük bir kalite farkı var ve bu fark yaşamdan aldığımız hazzı ve dolayısıyla yaşama yatırımımızı doğrudan etkiliyor. Gelin yol yakınken değişime alan açın böylece dönüşüm ne geç ne de güç olsun.